Blog

Geri Sayım

3…2…1!!

Zamana karşı yarışmayı pek sevmem. Dar zamanda çok puan toplamam gereken mobil oyunlar mesela. Eğleniyor muyuz geriliyor muyuz anlayamıyorum. Stresi sevmiyorum ben sanırım, adrenalinle ilişkim de karışık. Ama buna rağmen hayatım boyunca tek bir termin, tek bir teslim dahi kaçırmadım. Belki de bu tarafıma destek olsun diye iyi bir planlamacıya dönüştüm. Hani bazı duyusal engelleri olan bireylerin sağlıklı diğer duyuları daha gelişmiş olur ya benimki de o hesap.

Geçenlerde okudum geri sayımın tarihteki ilk kullanımlarından biri imiş Thea von Harbou tarafından yazılan ve Fritz Lang tarafından yönetilen 1929 Alman bilim kurgu filmi Frau im Mond.

Geri sayım hepimizin bildiği gibi, bir olayın gerçekleşmesi planlanmadan önce kalan süreyi gösteren bir geriye doğru sayma dizisidir. Benim aklım geri sayım deyince ya NASA’ nın roket maceraları, ya aksiyon filmlerindeki saat ayarlı bombalar, ya da yeni yılın başlaması geliyor.

Zamanla yarışmayı sevmiyorum ama zaman kısıtı olmayan hedeflerin de çoğu zaman gerçekleşmeyeceğini biliyorum o yüzden bence geri sayımlar işe yarıyor. Bir kere rakamları yukarı doğru değil aşağı doğru sayıyoruz değil mi aksi takdirde ucu açık bir süreç olurdu ve rakamlar azalırken tansiyon artıyor ki bu da uygun dozda olursa bizi üretken yapıyor, odaklanmamızı sağlıyor.

Ve belki de en önemlisi bir taahhüdümüz var!

Geri sayım bitmeden veya en geç bittiğinde öyle ya da böyle, eksik ya da fazla, tam planlandığı gibi ya da farklı bir şekilde harekete geçmiş olacağız.

Zaten bütün mesele de bu değil mi!!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir